Archive for December, 2007

>parça parça

Posted: December 26, 2007 in Uncategorized

>

“ölüm kendisidir her insanın bir parça, bir parça
karşısındaki
yetmedi sana gördüğün düş, hikayeye karıştın
şimdi söyle ,
ben miyim aradığın?”

Ayhan Yalçınkaya (teslis)


bugün hissettim,parçalara ayrıldığımı
ve parçaların beni ayrıştırdığını yaşamdan
bir parçam saplanmış kentin çamuruna
ve sırılsıklam ağlamakta
toprağa sarılmış
bir diğeri
gitmeye teşne benden öteye
benden ötesi
başka ben..

benden ötesi başka ben
ötenin başkası
benim bir parçam..
saçılmış etrafa ben
orada , burada..
her melodide dudağımdaki
ve aynada gördüğüm sen
yayılmış bedenime
senden gelen
hangi parçamdasın
kaybolmuş ve unutulmuş
bendeki sen…

24 aralık 2007
Advertisement

>yorgunluk

Posted: December 26, 2007 in Uncategorized

>

Kuslar vardır, cana benzer havalarda
Soguksa kar, baharsa yaprak;
Bir basına buyur toprakta omrumuz,
Gunesle yesil elleriyle cıplak;
– Uslu ayaklarla baslamıs yolculuk-
Yurunmez oyle, bazen durulur,
Ve iner erenler katına yorgunluk;
Kapanır sukun uzre kitaplar.
Nefeslerle surup giden yasamımız
Bir su kenarına gelir durur;
Ekmekten, saraptan ote nimetler vardır;
Yurunmez oyle hep, bazen susulur.
Can YUCEL

Susma vakti geldiyse Can baba , öyleyse susmalı .
Son nefesini verir gibi olmalı son sözün ama.
Zamandan “an” çalar gibi…
Son sayfasını kapatmalı kitabın,
not almışsındır bir yerlere onları yırtıp atmalı..
Kitap ayracını çıkarıp ve unutup
tüm sayfa numaralarını ,kitabı kapatmalı..

Kapattım Can baba ama duruyor kitabım baş ucumda..
Bir garip yorgunluk bu uzun bir maraton koşusu
sanki sürmüş aylarca…
İliklerine kadar hisssettiğin
uyusam geçer diyemediğin..
Koşulmaz öyle hep , yürünmez de bazen durulur ..
bakarsın geriye ve kimler kalmış yüreğinde..
Durduğun yer neresidir ve kimlerledir düşüncelerin.

Soğuksa kar , baharsa yapraktır.
İçin üşür ,ince ince titrersin .
Sen , Can baba Ankara’yı iyi bilirsin.
Ayazı yakar elini yüzünü , elini cebine sokar yürürsün.
yine de tüm rüzgarlara yeğlersin .

Bir başına yürür toprakla ömrümüz,
bir başına sever bir başına ölür.
Uslu ayaklarla başlar sonra
tam bir muzur olur,
bitmez dersin son bulur…

23.03
26.12.2007

>manifesto

Posted: December 24, 2007 in Uncategorized

>



zamanın akıp geçtiğini fark etmedim
çalıştım da ne için yaptığımı bilemedim
güzargahım şaştı ,
kimselerden yardım istemedim
çıkmaz sokaklara girdim ,
yolun sonuna gelsem de geriye dönemedim
hissettiğimi yaşadım
sevgiyi de nefreti de
yaşamın ve yaşımın
uçurumunda bildim.
gördüm , duydum da
kimselere söylemedim
ağladım gözyaşımı silmedim
güldüm , kahkahamı esirgemedim.

var olmayı seçtim
korktum ölümden de ona gidemedim
var olmadan edemedim
dokundum tenine dünyanın
toprağını sevdim
çıplak ayağımla gezdim
suyunu sevdim
baktım enginlere

ve hep umut ettim..

uzun uzun seyrettim
gökyüzünü
ağlamasını sevdim ,
ıslandım bütün ve
yıkadım kirlerini düşüncelerin

dalgasını sevdim
denizin ve hiddetle çarpışını kıyıya
sonra susuşunu sevdim
yakamozuyla aydınlatışını
durgunluğunu ..

insanı sevdim bütün..
nefes alışını
bazen kul ,bazen sultan oluşunu
merhametini sevdim kendine
kendin oluşundan dolayı seni sevdim

bir ağustos böceğini
inadına tembel oluşundan
bir kelebeği
vakitsiz yok oluşundan
bir kaplumbağayı
kabuğundan sevdim..


çekirdek kabuğunun hatrına
Kurtuluş Parkı’nı
dostlarım ve ideallerim için
cebeci’yi,
çocukluğum için keçiören’i sevdim..


ne yaptım da yineledim kendimi
gidenleri , gelenleri kendimden bildim
uykum kaçtı diye geceyi
hep aydınlıktır diye
gündüzü sevdim

yineledim ve yeniledim
lakin içimdekini hep dillendirdim
dışımdakileri ise
sadece seyreyledim..

01.01
25.12.2007









>ütopya

Posted: December 22, 2007 in Uncategorized

>

çizilmiş ,
boş kağıda
pencereden gördüğü griliğe inat
maviye boyalı
düşüm uçurtmada…

yazılmış ,
boş kağıda
arkalı önlü sonsuz sayfada
zincirinden kurtarmış benliğini
vaat etmiş geleceği
inandığı özgür insana..

kurulmuş düşler
sonu olmayan ada’da
şairler kral olmuş
emek işlenmiş mısralarda..

sorulmuş,
sadece varlığı
-ütopya için- yurttaşa;
vazgeçme yeter ki
düşle ve şairi anla..
düşle ki “iyi” yi bulsun,
sev ki , kafiye olsun,
ütopya!

bağışlanmış,
Shakespeare’in sonneleri,
Hayyam’ın rubaileri ütopyalılara
su olmuş ,
berrak bir umuda..

01.35

23.12.2007










>öylece

Posted: December 22, 2007 in Uncategorized

>

öylece bıraktım orada,

zamanı mekana sattım
beyaz olsun dediler
ben,
siyaha yazdım..

öylece bıraktım orada,

kuyunun dibine baktım
sesim ,
yankılandı da
kendimi duyamadım..

öylece bıraktım orada,

gülümseyişi çantama
muhabbeti ,
heybeme sakladım..

hüznümü yasakladım…

02.15
22.12.2007

>aşka övgü

Posted: December 20, 2007 in Uncategorized

>

yazmak;

bazen yer altına , bazen suya ..

aldığın her nefes ,

toprağa karışsın diye.

Çünkü doğa ; her ağladığında ve kahkaha attığında yaşama ,seni ilk duyandır!

Bir yerlere saklar çığlıklarını, “ÇIĞ düşmesin diye haykıramasan da her mevsim”..

Gün gelecek , bağıracaksın ve tüm “sus” lar karışacak toprağa birdahaki sükunetini beklemek için.

Gün gelecek, öleceksin ve karışacaksın toprağa tüm susuşların ve doğumun haykırışı gibi..

Ayağa kalktım şimdi, yazıyorum aşkımı !

övgüsü de gerçekliği kadar doğal olacak!